
Hikâyesinin benzerlerin çokça gördüğümüz filmin hikâyesi sıradan ve bilindik. Hiç bilmediği babasından dolayı zengin olan kahramanımızın köyden indim şehre şeklini anlatan bilindik bir hikâye. Ve arkasından gerçekleşen paragöz insanların kahramanımıza kötülük yapma çabaları. Aslına bakarsak biz bu hikâyeyi Yeşilçam komedisinde bolca gördük. En ünlüsü de belki Davaro diyebiliriz. Burada ki en önemli fark, o eski Yeşilçam filmlerindeki gibi kahramanız içimizden biri gibi değil yani kendisine pek yurdum insanı diyemem. Gişe yapsın diye abartılı bir Recep İvedik (düşünün Recep İvedik bile abartısız kalıyor) ve Peker Açıkalın’ın eski bir iki psikopat rollerinin karışımı bir tip. Kahramanımız ne olduğu belirsiz bir tip. İyi kavga etmek ve hayvanları sevmek dışında herhangi bir özelliğini de görmedik. Maalesef senaryo yok gibi. Sadece bilindik bir konuyu ilkokul piyesi gibi kâğıda dökmüşler. Keşke hiç dökmeseler imiş dedirten cinsten bir film.

Bu kadarı yetmez gibi bir de oyunculuklar zorlama derecesinde abartılı. Bunun da en başında oyuncuların ellerinde ki malzeme kötü. Çünkü karakterler özensiz, analiz edilmemiş. Resmen ilk yapılan prova ile çekilmiş gibi duruyor film. Bu yüzden oyunculuk olarak da bir tane bile vasata yaklaşan oyuncu yoktu. Hepsinin performansı vasatın altında idi. Lakin senaryo çok kötü olduğu için yeniden tekrar ediyorum oyunculara suç bulmuyorum.
Kısaca toplarsak hantal, bir an olsun güldürmeyen bir film ortaya çıkmış. Bunu ile beraber 2014’ün en kötü filmi olacağını düşünüyorum. 2014’ün ilerleyen günlerinde daha kötüsünü izlememek umudu ile.
Tüm sinema severlere iyi seyirler…