
Çağan Irmak; Babam ve Oğlum, Dedemin İnsanları, Prensesin Uykusu ve Mustafa Hakkında Herşey ile gönüllerimize taht kurmuş biri ama Tamam Mıyız? ile bildiğimiz çizgisinden çıkıp gişeye yönelik bir film yapmıştı. Unutursam Fısılda ile eski özlediğimiz Çağan Irmak filmlerini bulacağım umudu ile soluğu sinemada aldım lakin izlediğim film beni tamamen hayal kırıklığına uğrattı. Çağan Irmak Unutursam Fısılda ile yüzünü tamamen gişeye yöneltmiş. Hatırlarsanız Babam ve Oğlum’un reklamı pek yoktu biz filmi sevenlerin kulaktan kulağa arkadaşlarımıza tavsiye ederek yapmıştı reklamını, öyle her salonda da yoktu ama izleyicisi yine de izledi. Magazin programlarında filan da adı sanı geçmedi ama bazı dizi senaristleri kendi inisiyatiflerini koyarak reklamını yaptılar filmin, güzel de yaptılar. Ama bugün Unutursam Fısılda filminin her yerde reklamı var, kendisi ile aynı dönemde vizyona giren filmlerden 5 kat daha fazla salona sahip, televizyonlardaki magazin programlarında reklamı bol bol dönüyor. Sonuç mu? Size “Açaydım kollarımı...” desem hepiniz bu repliği ezbere bilirsiniz lakin Unutursam Fısılda filmini izleyenlere özellikle de beğenenler ile konuştuğumda her hangi bir replik hatırlayamadılar. Gişe filmleri pop müzik gibidir aradan zaman geçince unutulurlar. O yüzden bugün hala Yeşilçam filmlerinin repliklerini ve sahnelerini ezbere bilirken çok güldüğümüz ve çok sevdiğimiz günümüzün popülarite filmlerinin iki repliğini söyleyememekteyiz. Çağan Irmak ise ilk filmlerindeki doğrulardan vazgeçerek son iki filminde gişe için fast food tarzı film yapmıştır. Umarım sanatın ve kalıcılığın gişeden daha önemli olduğunu iştirak eder.
Böyle bir girizgahtan sonra oyunculuklar ile ilgili bir iki değerlendirme yaparsak, tartışmasız filmin
en iyileri Hümeyra ve Işıl Yücesoy’du. Belki daha önce Çağan Irmak ile beraber çalışmalarından olabilir, performansları genç oyunculara ders verir nitelikteydi. Tabi bazı yerlerde o kadar büyük oynamışlar ki genç oyunculara ders vermek için midir? Bilinmez, yani hesaplı oynamak bu olsa gerek, işte o sahneler azıcık itici duruyordu. Farah Zeynep Abdullah ise filmde sesiyle daha fazla gözümüze battı. Maalesef çok iyi bir oyunculuk performansı görmesekte şarkılarıyla etkiledi. Mehmet Günsür ise maalesef hayal kırıklığıydı. Kendisinin duruşu ve oyunculuğu tartışılmaz lakin bu film için performansı hayal kırıklığıydı. Zaten ansızın kim vurduya giderek hoppp silinip gidiyor filmden. Kerem Bursin son zamanların aranan oyuncusu maalesef taktığı perukla beraber mizah dergisindeki bir tipleme gibiydi. Gözde Çığacı'da filmin sürpriz performansı idi. Gözde Çığacı'nın performansı beni etkiledi.
Filmin olumlu yanlarını sıralarsak; belki de en olumlu yanı sanat yönetimi olmuş. Dekorlar,
Unkapanı plakçısı ve renkler çok canlı, 70’li yılların eğilimlerini gayet başarılı olarak anlatmış. Çağan Irmak’ın dönem filmlerinde uzmanlaşmış olması sebebi ile o dönemin tüm özelliklerini başarılı aktarma konusunda çok iyi. Müzikleri gayet başarılı. Tabi ki Kenan Doğulu’nun önemli katkısı ile beraber. Bir de buna Farah Zeynep Abdullah’ın şarkıların üstesinden gelmesi eklenince Her Çağan Irmak filminde olduğu gibi bu filmde de müzikler gayet başarılı. Ama bu anlamda en önemli performans yine Hümeyra’dan geliyor. Filmin finalinde gösterdiği performans ve söylediği şarkı ile beraber kendine hayran bırakıyor.


Tüm sinema severlere iyi seyirler…